MAZBATA ALDIKTAN SONRA BELEDİYE BAŞKANLARINA BELEDİYE AKADEMİSİ EĞİTİMİ VERİLSİN

09/06/2024 Blog, Makaleler

MAZBATA ALDIKTAN SONRA BELEDİYE BAŞKANLARINA BELEDİYE AKADEMİSİ EĞİTİMİ VERİLSİN

Konuyu ben daha önce 2019 yılında yazmak istemiştim, şimdi arkama baktığımda aradan geçen zaman o kadar çok olaya gebe kalmış ki benim bu yazımın gerçekleşmesine engel olmuş.

Büyükşehir Belediye Başkanlıkları

Türkiye nüfusunun 64 milyonu yani %78’i Büyükşehir Belediyelerinin olduğu illerde yaşıyor.

30 şehrimizde Büyükşehir Belediye Teşkilatı var (Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, Mersin, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Ordu, Sakarya, Samsun, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa, Van).

Bu Büyükşehir Belediyelerinden 16 ilimizin deniz ile direk olarak bağlantısı ve kıyıları var (Adana, Antalya, Aydın, Balıkesir [hem Marmara hem de Ege Denizinde], Bursa, Hatay, Mersin, İstanbul [hem Karadeniz hem de Marmara], İzmir, Kocaeli [hem Karadeniz hem de Marmara], Muğla, Ordu, Sakarya, Samsun, Tekirdağ, Trabzon).

Van, Konya, Ankara, Şanlıurfa, Malatya illerimiz büyük göllere ve barajlara sahipler. Birçok ilimizde uzun ve debisi yüksek akarsularımız bulunuyor.

31 Mart 2024’te yapılan yeni yerel seçimle birlikte seçilen yeni belediye başkanları ve geçmişte seçilmişlerden bu seçimde de seçilmiş olan belediye başkanları tekrar şehirleri kentleri ilçeleri yönetmeye başladılar.

İstanbul Beşiktaş Vapur İskelesi Yanında Kanalizasyon Çıkışında Denize Girmeye Çalışanlar

Sizlerden ricamız: Sayın Belediye Başkanları, Sayın İmar Sorumluları, Sayın Şehir Planlamacıları; DENİZLERİMİZİ İNSANLARIMIZDAN UZAKLAŞTIRMAYIN !!!

SAHİLLERİMİZİ, PLAJLARIMIZI, KÜLTÜRÜMÜZÜ YOK ETTİNİZ

Hiç dikkat ettiniz mi, İstanbul’da denize girilebilecek kaç tane plaj var? Yakın bir gelecekte İstanbul’da Mavi Bayraklı bir plaj olabileceğini düşünüyor musunuz? Ya da İstanbul’un tüm sahil şeridi boyunca koca koca taşların üst üste yığılıp insanların denizden uzaklaştırıldığı, köfte-kebap-mangal kültürünün icra edildiği çimenle kaplı sahillerimizde mayolarımızı alıp denize girebileceğimizi düşünüyor musunuz?

Ben böyle bir şeyi artık hayal edemiyorum. Dünyanın en güzel şehri, geçmişte ve gelecekte dünyanın merkezi olan, her yıl milyonlarca turistin geldiği bir şehirde nasıl olur da denize girecek bir yer olmaz, nasıl olur da biz haince bu sahilleri yok ederiz, onları arabaların geçmeleri için yollarla kapatırız, biriniz bunu bize anlatabiliyor musunuz?

İstanbul Pendik Sahilinde “Denize Girmek Tehlikeli ve Yasaktır” Tabelası

Çocukluğumda güneşlenip denize girdiğim plajların hiçbirisi yok artık, o sahiller denizden 300-400 metre içerideler, üzerinden arabalar geçiyor çoğunun. Kumsal zaten unuttuğumuz bir kavram oldu.

İstanbul Pendik’te Kayalar Üzerinden Denize Girmeye Çalışan Gençler

Fotoğraflara bakınız, gençler gelmişler, yasak yazdığınız yerde koca koca kayaların üzerinden denize girmeye çalışıyorlar. Dünyanın en güzel yerlerinden birisi olan Haliç’de koca koca duvarların dikilip de insanların denizi görmesine engel olunmasını seyredin.

Haliç’te Deniz Kenarına Örülen Duvardan Deniz Kenarına Ulaşabilen Vatandaşlar

Bunlar hangi akla göre yapılır? Nasıl yapılır? Niçin yapılır? Düşünüldü mü bunlar? Tam deniz kenarında kocaman kocaman şekilsiz yüksek gökdelenler onun hemen arkasında küçücük dört katlı apartmanlar neden?

İstanbul Kartal Sahilinde Rüzgarı Kesen Gökdelenler

Denizden gelen rüzgâr kime yarıyor? Dünyanın büyük şehirlerinde böyle bir manzarayla hiç karşılaşılmış mı? Gidin Atina’ya bakın, Tokyo’ya bakın, New York’a bakın, Miami’ye bakın, yerleşim planlarına bakın, altyapılara bakın, bizimkiyle hiç örtüşüyor mu? Bir insan kendi toprağına, kendi güzelliklerini yok etmek için neden bu kadar uğraşır?

Bu tamamen sadece parayla alakalı olan bir şey değil, görgü ile de alakalı. Şehirde yaşamanın temel amacıyla uyuşacak bir şeylerin olması lazım bunların ama görüyoruz ki bunların hiçbirisinin anlamı yok. Sadece rant ve çok katlı binalar yaparak çok kazanmak.

Süreyya Plajı İlk Hali, Bakireler Anıtına Dikkat Nerede Duruyor

Ama bu arada kirlenmiş pis bir şehir, bozuk tasarım ile yozlaşmış sahiller, yüksek ve camlı binalar yüzünden bozulan hava kalitesini ve şehirlerin gittikçe ısınması hep öncelikli sorunlar arasında yer alıyor.

Süreyya Plajı Ranta Kurban Ediliyor

Bakireler Anıtı Şimdi Nerede Duruyor

Otopark Olarak Kullanılan Bakireler Anıtı

Süreyya Plajı Tren İstasyonu Karşısında Plaja Girerken Görülen Freskler Parçalanıp Çöpe Atıldı

DENİZ KENARINDA HAYATA DUYARLI BİR ŞEHİRDE YAŞAMAK İSTİYORUZ

Bir sabah uyanıp mayomuzu giyip denize girdiğimizi, denizden sonra gelip duşumuzu alıp kahvaltımızı yaptığımızı ve sonra da 20-30 dakika mesafede iş yerimize gittiğimizi görebilmek sizin yarattığınız şartlarda asla mümkün olamayacak.

İstanbul Kartal Sahilinde Çürüyen Gemiler

Doğa kendinden alınanı her zaman geri alır, bu geri alış süreci mutlaka sancılı olur. Bunun için biz şehirlerimizi yapılandırırken insanlarımızı denizden uzaklaştırmayalım.

Burdur Gölünün Çekilme Hatları Nasıl da Belli Oluyor

İstanbul’un değişik değişik ilçelerde yaşayan çocukların kaç tanesi denize ulaşamamıştır, bunu biliyor musunuz? Bence yarısından daha fazlası hatta daha çoğu. Bu çocuklar İstanbul’da yaşadıkları halde neden denizi görmemiş, ulaşamamış, girememiş, deniz kültürünü elde edememiş?

Salda Gölü’nde “Göle Girmek Tehlikeli ve Yasaktır” Tabelası, O zaman Ayak İzleri kime Ait?

Böyle bir kültür o çocuklara anlatılmamış, sonra onlar büyüdüklerinde bu kültürden uzak olmaları nedeniyle hiçbir zaman denize karşı kendilerini bir yakınlık içerisinde hissetmeyecekler, denizi korumayı, böyle bir mirasa sahip olmanın ağırlığını da akıllarına getirmeyecekler.

İstanbul Pendik Sahilinde Denize Ulaşmaya Çalışan Vatandaşlar

Şehirler kendi kültürleriyle var olurlar kendi kültürsüzlükleriyle de yok olurlar. Önemli olan kültürel varlığın korunması, milli tabiatın korunması, flora ve faunanın korunması ve şehirlerin daha yaşanabilir hale getirilmesi.

İstanbul Kabataş Aktarım İstasyonu, Duvarın Arkasında Güzeller Güzeli Boğaz Var

Mohammed Shajahan, Su ve Hayat, Chattagong Bangladeş

Sizden isteğimiz çocukları denizlerden uzaklaştırmayın, bizleri denizlerden uzaklaştırmayın, bizleri çağdaş kültürün temel değeri olan düzgün yaşama isteğinden uzaklaştırmayın.

Denize sırtınızı dönmeyin.

Şehir yönetimi sadece otobüs, tren, metro gibi hizmetler vermekle olmuyor. İçinden iki kıtayı birbirinden ayıran bir boğazın geçtiği bu dünyanın en güzel şehrinde en güzel şekilde yaşamak bizim hakkımız. Bize daha güzel şeyleri layık görmeniz gerekiyor. Çünkü sizi biz seçiyoruz, deniz fikrinden uzak kalmayın.

Hatay Arsuz’da Çöp Yuvası Dere Kenarı

Bizi denize yakınlaştıracak her türlü faaliyetinizi desteklemek istiyoruz bunun için yapacağınız çabayı şükranla karşılayacağımızı da bilmenizi istiyoruz. Yapılan her türlü faaliyet şehirlerimizin kültürel kapasitesini arttıracaktır.

İSTEKLER

Kent denizlerimizin ve sularımızın daha iyi yönetilebilmesi için:

Seçilmiş tüm belediye başkanlarının bir “Belediyecilik Akademisi” eğitimi alması gerekli,
Belediyecilik Akademisi eğitimi için partiler üstü bir müfredatın hazırlanması gerekli,
Milli menfaatlerimizin korunabilmesi için insanın suya davranış biçiminin bir doktrin olarak benimsetilmesi gerekli,
Yasalarda belirtilen ve iyi niyetle düzenlendiğine inandığımız kuralların ulusal alanda uygulanmasında eşdeğer bütünlük sağlanmalı,
Sadece belediye başkanlarının değil imar ve inşaat ile sorumlu olanların da ikincil bir akademide eğitilip sertifikalandırılması gerekli,

5 Mayıs 2024